Tahkik-i İman ve Taklid-i İman ne demek?
Tahkik-i iman ve taklid-i iman, imanın elde ediliş yöntemleri ile ilgili iki kavramdır. Basitçe söylemek gerekirse, tahkik araştırma ve delillerle elde edilen iman, taklit ise başkasının söylediğine dayanarak elde edilen imandır. İşte daha detaylı bir açıklama:
Tahkik-i İman:
- Anlamı: "Araştırma ile elde edilen iman" anlamına gelir. Kişi, akıl ve mantık yoluyla, delilleri inceleyerek, araştırarak, sorgulayarak ve ikna olarak iman eder. Kendi gözlemleri, deneyimleri ve araştırmaları sonucunda Allah'ın varlığına ve birliğine, peygamberliğe ve diğer inanç esaslarına kesin bir bilgiyle ulaşır.
- Özellikleri: * Derin ve sağlam bir imandır. Şüphe ve tereddütlere karşı daha dayanıklıdır. * Kişi, inandığı şeylerin nedenlerini ve dayanaklarını bilir. * Sürekli öğrenme ve araştırma gerektirir. * Herkesin ulaşması kolay olmayabilir, zaman ve çaba gerektirir.
- Örnek: Kainattaki düzen ve inceliklerden yola çıkarak Allah'ın varlığına ve birliğine akıl yoluyla ulaşmak, peygamberlerin mucizelerini araştırarak onların hak peygamber olduklarına kanaat getirmek tahkiki imana örnektir.
- Anlamı: "Başkasını taklit ederek elde edilen iman" anlamına gelir. Kişi, ailesinden, çevresinden, hocasından veya güvendiği bir kişiden duyduğu bilgilerle, onları sorgulamadan ve derinlemesine araştırmadan iman eder.
- Özellikleri: * Tahkiki imana göre daha yüzeysel olabilir. * Şüphe ve tereddütlere karşı daha savunmasız olabilir. * İmanın temelleri, taklit edilen kişinin bilgisine ve güvenilirliğine bağlıdır. * İlk iman aşaması genellikle taklidi olur, sonrasında tahkike dönüşebilir.
- Örnek: Çocukların, anne babalarının inancını sorgulamadan benimsemesi, bir kişinin güvendiği bir alimin fetvasına uyarak bir konuda inanç edinmesi taklidi imana örnektir.
Taklid-i İman:
İslam'da Tahkik ve Taklit:
İslam, aklı kullanmayı ve araştırmayı teşvik eder. "Hiç düşünmez misiniz?" gibi ayetler, insanları düşünmeye ve araştırmaya yönlendirir. Bu nedenle, ideal olan tahkiki imana ulaşmaktır. Ancak, herkesin her konuda derinlemesine araştırma yapma imkanı veya bilgisi olmayabilir. Bu durumda, güvenilir kaynaklara dayanarak taklidi iman etmek de caizdir. Önemli olan, taklit edilen kaynağın güvenilir olması ve kişinin imkan buldukça tahkiki imana yönelmesidir. Taklit, sürekli bir durum olmamalı, bir basamak olarak görülmeli ve kişi imkan oldukça araştırmalı, öğrenmeli ve imanını sağlamlaştırmalıdır. Nihai hedef, kalpten gelen, sağlam temellere dayanan, şüphelerden uzak bir imana, yani tahkiki imana ulaşmaktır.