Ahiret hayatı nasıl olacaktır?

9 görüntülenme
Cevap

Ahiret hayatı, dünya hayatının sona ermesiyle başlayacak olan ve sonsuza kadar sürecek olan bir süreçtir. Bu süreç, ölümle başlayıp, kabir hayatı, kıyamet, diriliş, mahşer, hesap, mizan, sırat ve nihayetinde cennet veya cehennem ile son bulacaktır. Ahiret hayatı, dünya hayatının bir devamı ve tamamlayıcısıdır. Dünya hayatında yapılan amellerin karşılığı ahirette görülecektir.

Ölüm ve Kabir Hayatı

Ölüm, dünya hayatının sona ermesi ve ahiret hayatının başlangıcıdır. Ölüm anı, her insan için farklı şekillerde tecelli edebilir. Salih ameller işleyen müminler için ölüm, bir rahmet ve kurtuluş vesilesi iken, kötü ameller işleyenler için ise bir azap ve hüsran başlangıcı olabilir. Ölümden sonra kabir hayatı başlar. Kabir, dünya ile ahiret arasındaki bir geçiş noktasıdır. Kabirde, Münker ve Nekir adlı melekler tarafından sorguya çekilecektir. Bu sorgu, kişinin iman esaslarına, ibadetlerine ve ahlaki davranışlarına yönelik olacaktır.

وَنُفِخَ فِي الصُّورِ فَصَعِقَ مَنْ فِي السَّمَاوَاتِ وَمَنْ فِي الْأَرْضِ إِلَّا مَنْ شَاءَ اللَّهُ ۖ ثُمَّ نُفِخَ فِيهِ أُخْرَىٰ فَإِذَا هُمْ قِيَامٌ يَنْظُرُونَ
[Sûra üflenince, Allah'ın diledikleri müstesna olmak üzere göklerde ve yerde kim varsa düşüp ölmüştür. Sonra ona bir daha üflenince, bir de bakarsın ki onlar kalkmış bekliyorlar.]
Zümer Suresi, 39/68
Bu ayet, kıyametin kopmasıyla birlikte tüm canlıların öleceğini, ancak Allah (c.c.)'ın dilediklerinin bundan müstesna olacağını ifade etmektedir. Ölüm, her nefsin tadacağı bir gerçektir ve ahiret hayatının başlangıcıdır.

Kabir azabı ve nimeti haktır. Kur'an-ı Kerim'de ve hadis-i şeriflerde kabir azabına ve nimetine dair birçok delil bulunmaktadır. Kabir azabı, kötü ameller işleyenler için bir azap ve pişmanlık vesilesi iken, kabir nimeti ise salih ameller işleyenler için bir mükafat ve huzur kaynağıdır. Kabir hayatı, kıyametin kopmasına kadar devam edecektir.

Kıyamet ve Diriliş

Kıyamet, dünya hayatının sona ermesi ve ahiret hayatının başlamasıyla birlikte gerçekleşecek olan büyük bir olaydır. Kıyametin ne zaman kopacağı kesin olarak bilinmemektedir. Ancak Kur'an-ı Kerim'de ve hadis-i şeriflerde kıyamet alametlerine dair birçok bilgi bulunmaktadır. Kıyamet alametleri, küçük alametler ve büyük alametler olmak üzere ikiye ayrılır. Küçük alametler, kıyametin yaklaştığını gösteren belirtilerdir. Büyük alametler ise kıyametin kopmasına yakın zamanda gerçekleşecek olan büyük olaylardır.

يَوْمَ تُبَدَّلُ الْأَرْضُ غَيْرَ الْأَرْضِ وَالسَّمَاوَاتُ ۖ وَبَرَزُوا لِلَّهِ الْوَاحِدِ الْقَهَّارِ
[O gün yer başka bir yere, gökler de başka göklere dönüştürülür ve onlar, her şeye galip olan tek Allah'ın huzuruna çıkarlar.]
İbrahim Suresi, 14/48
Bu ayet, kıyamet gününde yerin ve göklerin değişeceğini ve tüm insanların Allah (c.c.)'ın huzuruna çıkacağını ifade etmektedir. Kıyamet, dünya hayatının sona ermesi ve ahiret hayatının başlamasıyla birlikte gerçekleşecek olan büyük bir olaydır.

Kıyametin kopmasıyla birlikte İsrafil (a.s.) tarafından sûra üflenecektir. İlk üfleme ile tüm canlılar ölecek, ikinci üfleme ile ise tüm insanlar yeniden dirilecektir. Diriliş, Allah (c.c.)'ın kudretinin bir tezahürüdür. Allah (c.c.), ölmüş olan tüm insanları yeniden diriltmeye kadirdir. Dirilişten sonra tüm insanlar, mahşer meydanında toplanacaklardır.

Mahşer, Hesap, Mizan ve Sırat

Mahşer, dirilişten sonra tüm insanların toplanacağı büyük bir meydandır. Mahşerde, tüm insanlar dünya hayatında yapmış oldukları amellerden hesaba çekileceklerdir. Hesap günü, çok zorlu ve çetin bir gün olacaktır. Herkes, kendi amellerinin karşılığını görecektir.

يَوْمَئِذٍ يَصْدُرُ النَّاسُ أَشْتَاتًا لِيُرَوْا أَعْمَالَهُمْ فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ
[O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır. Kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir. Kim de zerre kadar şer işlemişse onu görecektir.]
Zilzal Suresi, 99/6-8
Bu ayetler, mahşer gününde insanların amellerinin kendilerine gösterileceğini ve kim zerre kadar hayır işlemişse onun mükafatını, kim de zerre kadar şer işlemişse onun cezasını göreceğini ifade etmektedir. Hesap günü, çok zorlu ve çetin bir gün olacaktır.

Hesaptan sonra mizan kurulacaktır. Mizan, amellerin tartılacağı bir terazidir. Mizan'da, insanların sevapları ve günahları tartılacaktır. Sevapları günahlarından fazla olanlar cennete, günahları sevaplarından fazla olanlar ise cehenneme gidecektir.

Sırat, cehennem üzerine kurulmuş olan bir köprüdür. Tüm insanlar, sırat köprüsünden geçmek zorundadır. Sırat köprüsünden geçebilenler cennete, geçemeyenler ise cehenneme düşecektir. Sırat köprüsünden geçmek, insanların imanına, amellerine ve ahlakına bağlı olacaktır.

Cennet ve Cehennem

Cennet, Allah (c.c.)'a iman eden, salih ameller işleyen ve günahlarından tövbe eden müminler için hazırlanmış olan ebedi bir mükafat yurdudur. Cennette, insanların arzu ettiği her türlü nimet ve güzellik bulunmaktadır. Cennet, sonsuz bir mutluluk ve huzur yeridir.

إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ أُولَٰئِكَ هُمْ خَيْرُ الْبَرِيَّةِ * جَزَاؤُهُمْ عِنْدَ رَبِّهِمْ جَنَّاتُ عَدْنٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ۖ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُمْ وَرَضُوا عَنْهُ ۚ ذَٰلِكَ لِمَنْ خَشِيَ رَبَّهُ
[İman edip salih ameller işleyenler var ya, işte onlar yaratıkların en hayırlısıdırlar. Rableri katında onların mükâfatı, içinden ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte bu, Rabbinden korkan kimsenin mükâfatıdır.]
Beyyine Suresi, 98/7-8
Bu ayetler, iman edip salih ameller işleyenlerin yaratıkların en hayırlısı olduğunu ve onların mükafatının Adn cennetleri olduğunu ifade etmektedir. Cennet, sonsuz bir mutluluk ve huzur yeridir.

Cehennem ise Allah (c.c.)'a şirk koşan, küfre düşen, günah işlemekte ısrar eden ve tövbe etmeyen kafirler ve münafıklar için hazırlanmış olan ebedi bir azap yurdudur. Cehennemde, insanların tahammül edemeyeceği her türlü azap ve işkence bulunmaktadır. Cehennem, sonsuz bir acı ve pişmanlık yeridir.

إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا وَمَاتُوا وَهُمْ كُفَّارٌ أُولَٰئِكَ عَلَيْهِمْ لَعْنَةُ اللَّهِ وَالْمَلَائِكَةِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ * خَالِدِينَ فِيهَا ۖ لَا يُخَفَّفُ عَنْهُمُ الْعَذَابُ وَلَا هُمْ يُنْظَرُونَ
[Şüphesiz ki inkâr edip kâfir olarak ölenler var ya, işte Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti onların üzerinedir. Onlar ebedî olarak o lânet içinde kalırlar. Onların azabı hafifletilmez, onlara mühlet de verilmez.]
Bakara Suresi, 2/161-162
Bu ayetler, inkâr edip kâfir olarak ölenlerin Allah (c.c.)'ın, meleklerin ve bütün insanların lanetine uğrayacağını ve onların azabının hafifletilmeyeceğini ifade etmektedir. Cehennem, sonsuz bir acı ve pişmanlık yeridir.

Ahiret hayatı, dünya hayatının bir devamı ve tamamlayıcısıdır. Dünya hayatında yapılan amellerin karşılığı ahirette görülecektir. Bu nedenle, dünya hayatında Allah (c.c.)'ın rızasını kazanmaya çalışmak ve ahiret için hazırlık yapmak gerekmektedir. Allahu a'lem.

Benzer Sorular