7 büyük kebair nedir?

4 görüntülenme
Cevap

Büyük günahlar (kebair), Allah (c.c.) tarafından yasaklanan ve Kur'an-ı Kerim ve Sünnet'te açıkça belirtilen, ahirette azabı gerektiren günahlardır. Bu günahlar, İslam alimleri tarafından farklı şekillerde sınıflandırılmış olsa da, en yaygın kabul gören liste, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in bir hadisinde belirtilen yedi büyük günahtır. Bu günahlar, hem bireysel hem de toplumsal hayata derin etkileri olan, insanın manevi gelişimini engelleyen ve Allah (c.c.)'ın rızasından uzaklaştıran eylemlerdir.

1. Şirk (Allah'a Ortak Koşmak)

Şirk, Allah (c.c.)'ın zatında, sıfatlarında veya fiillerinde ortağı olduğuna inanmak, O'na ibadette başkasını ortak koşmaktır. Bu, tevhid inancının zıddı olup, en büyük günahtır. Çünkü Allah (c.c.), kendisine ortak koşulmasını asla affetmeyeceğini bildirmiştir. Şirk, sadece putlara tapmakla sınırlı değildir; Allah (c.c.)'tan başkasından yardım beklemek, O'nun gibi sevilmeyi hak eden bir varlık görmek de şirkin farklı türleridir. Günümüzde şirk, modern putlar aracılığıyla da tezahür edebilir. Örneğin, makam, mevki, para veya şöhret gibi dünyevi değerleri Allah (c.c.)'ın rızasının önüne koymak, gizli bir şirk türü olarak kabul edilebilir.

Allah (c.c.) buyurur:
إِنَّ ٱللَّهَ لَا يَغْفِرُ أَن يُشْرَكَ بِهِۦ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَٰلِكَ لِمَن يَشَآءُ ۚ وَمَن يُشْرِكْ بِٱللَّهِ فَقَدِ ٱفْتَرَىٰٓ إِثْمًا عَظِيمًا
"Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse büyük bir günah işlemiştir."
(Nisa, 4/48)

2. Sihir (Büyü)

Sihir, cinler ve şeytanlar aracılığıyla insanlara zarar vermek, onları etkilemek veya doğaüstü güçlere sahip olduğunu iddia etmek gibi eylemleri içerir. Sihir, Allah (c.c.)'ın yaratma ve yönetme sıfatlarına bir nevi müdahale girişimidir ve bu nedenle haramdır. Sihirle uğraşanlar, genellikle Allah (c.c.)'a isyan eden, şeytanlara tapan ve insanları saptıran kişilerdir. Sihir, toplumda fitneye, ayrılığa ve güvensizliğe neden olur. Günümüzde sihir, medyada ve popüler kültürde farklı şekillerde karşımıza çıkabilir. Astroloji, falcılık ve benzeri uygulamalar da sihirle bağlantılı olup, insanları yanlış yönlendirebilir.

اجتنبوا السبع الموبقات قالوا يا رسول الله وما هن قال الشرك بالله والسحر وقتل النفس التي حرم الله إلا بالحق وأكل الربا وأكل مال اليتيم والتولي يوم الزحف وقذف المحصنات المؤمنات الغافلات
"Helak edici yedi şeyden kaçının! 'Ey Allah'ın Resulü! Bunlar nelerdir?' diye sordular. O da: 'Allah'a şirk koşmak, sihir yapmak, Allah'ın haram kıldığı canı haksız yere öldürmek, faiz yemek, yetim malı yemek, savaş gününde kaçmak, iffetli, mümin ve habersiz kadınlara zina iftirasında bulunmaktır' buyurdu."
(Buhari, Vesaya, 23)

3. Adam Öldürmek (Nefs-i Muharremeyi Katletmek)

Haksız yere bir cana kıymak, Allah (c.c.)'ın en büyük yasaklarından biridir. İnsan hayatı kutsaldır ve ancak Allah (c.c.)'ın izin verdiği durumlarda sonlandırılabilir. Adam öldürmek, sadece bireysel bir suç değil, aynı zamanda toplumsal bir felakettir. Çünkü bir insanın öldürülmesi, tüm insanlığın öldürülmesi gibidir. Günümüzde adam öldürmek, savaşlar, terör eylemleri, cinayetler ve ihmaller sonucu gerçekleşebilir. Özellikle masum sivillerin hedef alındığı terör eylemleri, bu günahın en vahim örneklerindendir.

Allah (c.c.) buyurur:
وَمَن يَقْتُلْ مُؤْمِنًا مُّتَعَمِّدًا فَجَزَآؤُهُۥ جَهَنَّمُ خَٰلِدًا فِيهَا وَغَضِبَ ٱللَّهُ عَلَيْهِ وَلَعَنَهُۥ وَأَعَدَّ لَهُۥ عَذَابًا عَظِيمًا
"Kim bir mümini kasten öldürürse, cezası içinde ebedî kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve ona büyük bir azap hazırlamıştır."
(Nisa, 4/93)

4. Faiz Yemek (Ribâ)

Faiz, bir borçtan elde edilen, anapara dışında, önceden belirlenmiş ve garanti edilmiş fazlalıktır. Faiz, İslam'da kesinlikle haram kılınmıştır. Çünkü faiz, zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olmasına neden olur, toplumda adaletsizliği ve sömürüyü artırır. Faiz, aynı zamanda insanların çalışmadan, emek harcamadan para kazanma arzusunu körükler ve tembelliğe yol açar. Günümüzde faiz, bankacılık sisteminde, kredi kartlarında ve diğer finansal işlemlerde yaygın olarak kullanılmaktadır. İslam alimleri, faizsiz finans sistemleri geliştirerek bu soruna çözüm aramaktadırlar.

Allah (c.c.) buyurur:
يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ ٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَذَرُوا۟ مَا بَقِىَ مِنَ ٱلرِّبَوٰٓا۟ إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ
"Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve eğer gerçekten müminler iseniz, faizden arta kalanı bırakın."
(Bakara, 2/278)

5. Yetim Malı Yemek

Yetim malı yemek, yetimin hakkını gasp etmek, onun malını haksız yere kullanmak veya tüketmek anlamına gelir. Yetim, babasını kaybetmiş ve henüz reşit olmamış çocuk demektir. Yetim malı yemek, büyük bir zulümdür. Çünkü yetim, korunmaya ve kollanmaya muhtaçtır. Yetim malı yiyenler, ahirette şiddetli bir azaba çarptırılacaklardır. Günümüzde yetim malı yemek, vakıfların, derneklerin veya devletin yetimlere ait mallarını kötüye kullanmak şeklinde de görülebilir.

Allah (c.c.) buyurur:
إِنَّ ٱلَّذِينَ يَأْكُلُونَ أَمْوَٰلَ ٱلْيَتَٰمَىٰ ظُلْمًا إِنَّمَا يَأْكُلُونَ فِى بُطُونِهِمْ نَارًا ۖ وَسَيَصْلَوْنَ سَعِيرًا
"Yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler, karınlarına ancak ateş tıkınmış olurlar; zaten onlar alevli bir ateşe gireceklerdir."
(Nisa, 4/10)

6. Savaştan Kaçmak (Tevelli Yevme'z-Zahf)

Savaştan kaçmak, İslam'da büyük bir günahtır. Özellikle İslam'ı ve Müslümanları savunmak için yapılan bir savaşta, düşmana sırtını dönüp kaçmak, büyük bir korkaklık ve ihanettir. Bu, hem Allah (c.c.)'a hem de diğer Müslümanlara karşı bir sorumluluk ihlalidir. Ancak, savaş taktiği gereği geri çekilmek veya başka bir gruba katılmak amacıyla yapılan geri çekilmeler bu kapsamda değildir. Günümüzde savaştan kaçmak, ülkesini savunmaktan kaçmak, zulme karşı direnmekten kaçmak veya haklı bir davayı terk etmek şeklinde de yorumlanabilir.

Allah (c.c.) buyurur:
يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓا۟ إِذَا لَقِيتُمُ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ زَحْفًا فَلَا تُوَلُّوهُمُ ٱلْأَدْبَارَ
"Ey iman edenler! Toplu halde kâfirlerle karşılaştığınız zaman, onlara arkanızı dönmeyin."
(Enfal, 8/15)

7. İffetli Kadınlara Zina İftirası Atmak (Kazfu'l-Muhsanat)

İffetli kadınlara zina iftirası atmak, büyük bir günahtır. Bu, hem iftira atılan kadının onurunu zedelemek, hem de toplumda fitneye ve güvensizliğe neden olmaktır. İslam, insanların onurunu korumaya büyük önem verir ve bu tür iftiraları şiddetle yasaklar. İftira atanlar, hem dünyada hem de ahirette cezalandırılacaklardır. Günümüzde iffetli kadınlara zina iftirası atmak, sosyal medya, internet ve diğer iletişim araçları aracılığıyla da yapılabilir. Bu tür iftiralar, sadece bireyleri değil, tüm toplumu olumsuz etkileyebilir.

Allah (c.c.) buyurur:
إِنَّ ٱلَّذِينَ يَرْمُونَ ٱلْمُحْصَنَٰتِ ٱلْغَٰفِلَٰتِ ٱلْمُؤْمِنَٰتِ لُعِنُوا۟ فِى ٱلدُّنْيَا وَٱلْءَاخِرَةِ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظِيمٌ
"Şüphesiz ki iffetli, habersiz mümin kadınlara zina isnat edenler, dünya ve ahirette lânetlenmişlerdir. Onlar için büyük bir azap vardır."
(Nur, 24/23)

Bu yedi büyük günah, İslam'ın temel prensiplerine aykırı olan ve insanı Allah (c.c.)'ın rızasından uzaklaştıran eylemlerdir. Müslümanlar, bu günahlardan kaçınarak hem bireysel hem de toplumsal olarak daha iyi bir hayat yaşayabilirler. Allahu a'lem.

Benzer Sorular